Hastalığın Şifası Nerededir ?

Yeryüzünde aklımızı kullandığımız takdirde hastalanınca hastalığımızın şifasına vesile olacak pek çok nimet var. Hastalık bizlere nereden ve nasıl gelir ? Vücudumuzun güçsüzlüğünden veya mikroplardan. Bu mikropların da çoğu dengesiz beslenme ya da bilinçsizce aşırı beslenmeden dolayı vücudumuza girer. Üzerinde yaşadığımız yer yüzünde yüzlerce bitki var. Dünyamızın kendisi bir şifa bahçesi konumunda. Kur’an-ı Kerim’de “Hastalandığım zaman bana O, şifâ verir.” (Şuara Suresi 80. ayet) mealinde bir ayet vardır. Yani Allah’ın yarattığı bitkiler sayesinde o şifayı alırız. İstatistiksel verilere göre yeryüzünde 500 binden fazla şifası tespit edilen bitki vardır. Bizlere düşen bunları gerektiği durumda uzmanına danışarak istifade etmektir.

EN ESKİ ŞİFA BAHÇESİ BELGESİ

Şifa bahçesi ile ilgili en eski yazılı belge 6000 sene evveline ait. Bu belge Mezopotamya’ da bulundu. Pişmiş tuğla üzerine çivi yazısı ile yazılan bu belgede önce hastalıklar tarif ediliyor. Tedavi usulleri, tatbik  edilmesi gereken şifalı bitkiler açıklanıyor.

Tıbbi bilgiler Mezopotamya’ dan Doğu’ya Hind ve Çin’e uzanıyor. Batı’da  ise Mısır’a geliyor. Milattan 1550 sene evvel Mısır’da papirüs üzerine yazılan bir (şifalı bitkiler) kitabında 700 şifalı bitki tarif  ediliyor. Bu bitkiler vasıtası ile imal edilen merhem, yakı, fitil, hap, pastil, göz damlası v.s. açıklanıyor. Belge Alman egyptoloğu Georg Ebers tarafından 1873 senesinde bulundu.

Çin’de ise milattan 3000 sene evvel imparator PEN TS’AO devrinde kaleme alınan (şifalı bitkiler) kitabı 1000 adet şifalı bitki hakkında bilgi veriyor. Bu bitkilerin toplanması, kurutulma usulleri muhafaza edilme şekilleri ve tatbikleri hakkında bilgiler mevcut. Bu kitapta (kediotu),(ravend), (meyan kökü), (çavdar mahmuzu), (haşhaş) v.s. gibi şifalı bitkilerle ilgili açıklamalar bugünkü bilgilerimizle tam bir mutabakat halinde, hatta bugüne ışık tutacak mahiyettedir.

Unutmamalıyız ki hastalığın şifası çeşitli tedavi yöntemleri ve ilaçlarda olabilir ancak koruyucu hekimlik uygulamaları adına önemli olan hastalanmadan evvel var olan sağlığımızın bütünlüğünü korumaya özen göstermektir. Bu bakımdan pek çok hastalığın giriş kapısı olan ağzımızın bakım ve kontrollerini aksatmamalıyız. Düzenli ve etkili fırçalama alışkanlığını edinip bu bakımların sürekliliğine özen göstermeliyiz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir